Güzellik tüm zamanlarda en çok başvurulan kendini ispatlama ve yaşama tutunma çabası olduğundan kelli günümüzde de bu dürtüyü geliştirmek üzere odaklanmış bir çok sektöre denk gelmekteyiz bir çok yerde. Kitap tanıtım sitelerinin kıyılarında, köşelerinde; bloglarda, her türlü haber sitesinde, içinde kadın sözcüğü ve resmi geçen bir çok gazete, dergi ve internet sitesinde, haber kanallarının gece yarısından sonraki veya öğle haberlerinden önce ve sonra olmak üzere iki dozdan oluşan kadın ve sağlık programlarında, hemen sipariş verirseniz manikür seti ve araba lastiği pompası hediye eden televizyon üzerinden telefon ile satış yayınlarında, bilboardlarda, duvar panolarında, afişlerde, arabanızın silecekleri arasında bu tür sektörlerin "epilasyondan önce ve epilasyondan sonra " gibi bol kıllı ve kılları yolunmuş insanların teşhir edildiği türden reklamları

görebilirsiniz. Lakin bu tür reklamların çekiciliğine kapılıp da çeşitli operasyonlara ve kürlere girişmek niteliğinde cesaret gösterecek vatandaşlarımıza naçizane birkaç tavsiyem olacaktır.
İlkin, özellikle kilo problemi olup da zayıflama merkezlerine giden insanlar için bu kiloları verdikten sonra cilt bakımı yaptırmak zaruretine değineceğim. Arkadaşlar lütfen ama lütfen kiloları verdikten sonra cilt bakımı yaptırın. Sonra ne olur? İşte bu adamınki gibi sarkar derileriniz her taraftan. Ya...
İkinci olarak; masaj salonlarına dikkatinizi çekmek istiyorum. Ne idüğü belirsiz (idüğü kelimesini de pek severim, ekleriyle hem de) kendini uzak doğulu gibi tanıtıp da paralarınızı söğüşlemek isteyen çekik gözlü masör ve masöz bozuntularına dikkat! Her sakallı dedeniz olmadığı gibi her çekik gözlü de uzak doğulu değildir! Kabilse masaj salonuna gitmeden önce internetten bir kaç Çince, Japonca vs. kelime öğrenin ve bunları o masör/masöz bozuntusuna sorun. Eğer cevap vermekte tereddüt eder de, "yok ben geleli yıllar oldu, kendimi Türk gibi hissediyorum, zaten babam Türktü" gibi teranelere kanıp da o saf Türklük duygunuzu kullanarak sizi kandırmasına müsaade etmeyin. Ayrıca şunu da aklınızdan çıkarma

yın tüm uzak doğuluların gözü de çekik değildir. Adamı sanırsın Çankırılı adam çıkar ninja. "Ben masöre masör demem uzak doğulu olmadıkça" özlü sözünü aklınızdan çıkarmayın. Ya... Dahası da var, unutmayın ki atadan kalma yöntemler "küçük çocuklar ve ayıları sırtta gezdirmek, kupa çekmek, sırtı oklava ile ezmek gibi yöntemleri abartan arkadaşlarımız var. Bakın resimde de görüyorsunuz, arkadaş ne yapmış tutmuş evine şantiye kurdurmuş. Olmaz arkadaşlar, yapmayın böyle. Bünye var, bünyecik var. Herkesinki kaldırmaz böyle uygulamaları.Lütfen bu tür şeyleri kullanmadan önce hekiminize danışınız.Lütfen bu tür uygulamalarda abartıya da kaçmayın. Lütfen.
Gelelim sportif faaliyete... Arkadaşlar yaşınıza ve vücut yapınıza uygun spor aletleri ve spor çeşidi seçiniz. Her spor dalı her "vucüde" (90-60-90 vucüdüm var, doya doya bitmez dadım var..) uygun değildir. Bunun için daha sonra size uygun spor etkinliğini belirleyen testi bloguma beleş olarak, evet yanlış duymadınız beleş olarak koyacağım, yeter ki aziz milletim kendisine uygun sporu yapabilsin. Ve daha sonra ( henüz üzerinde çalışmakta olduğum) testerleri (testır) de cüzi bir miktar karşılığında adresinize teslim olacak şekilde siparişe açacağım. Ne diyorduk, sportif faaliyet; evet arkadaşlar spor malzemelerini de öyle kafanıza göre kullanamazsınız. Diyelim vucüt geliştirmeye yeni başladınız ve 10'ar kiloluk dumbleler (dambıl= ağırlık) aldınız. Ama kaç tane aldınız? İşte bu önemli bir mesele. Eğer bir tane alırsanız, bir kolla egzersiz yaparken diğer kol uyku haline geçer (bkz. kollarda uyku hali) ve siz diğer kola geçtiğinizde kolunuzu bu ağırlığı kaldırmaya ikna etmeniz oldukça güç bi

r hal alır. Kolunuz kaldırmak istemez. Zorlarsanız işte kıyamet kopar (bkz. kas yırtılması, kas kasılması, kas uykusu, damar damar üstünde birdirbir oynaması) ve absürd tedavi yöntemlerine kapılar açılmış olur: Ağrıyan kola bonfile koyma, kola soğan sıkma , kola ip sarma, kola yağ dökme (mutlaka sızma zeytin yağı), kola domuz yağı sürme ( o da nerden bulunacaksa, artık fellik fellik domuz aranır, yağı sıkılır vs. uzun iş), kolu çektirme (arkadaşınızın el ayarı gelişmemişse kolunuz çıkabilir, bu sefer de çıkıkçılar dünyasına kapılar hızlıca açılır)... Nitekim 3 tane dumble almanız yeterli olacaktır(3. , biri kaybolursa diye kullanılmak üzere). Dahası bu aletlerin niteliği de niceliği kadar önem teşkil etmektedir. Sağda gördüğünüz resimdeki gibi yaparsanız olmaaaaazzzz! Bakınız hatun kişiye bisiklet küçük gelmiş. "Nasıl olsa çocuğun bisikleti var, aman boşver sizin ufaklığınkine binerim, bir yerlerde benim çocukluk bisikletim olacaktı..." gibi düşüncelere kendinizi kaptırıp da pintilik yapmaya gerek yok. Kendinize uygun boyutta malzemeler alırsanız hem vucüdünüz hem de sizin için yerinde olur.
Sevgili Hayirola. Yazınız çok esprili, çok hoş. Belagatinize diyecek yok; çok hoş yazı. Benim beş dambılla iki bisiklet pompam var. Bir de bandı bozulmuş elden düşme koşu bandım var. Bel ölçüm 87, kalçalar 130. Ne yapmamı önerirsiniz acaba... Sevgiler. Kuduz Maymun.
YanıtlaSilSevgili maymun;
YanıtlaSilİlk okurum olduğun için öncellikle sana teşekkürlerimi sunmalıyım ve sunuyorum şu anda, artık sundum. Dambıl hususunu dikkate aldığın muhakkak, her Türk gibi sen de ne olur ne olmaz diyerekten 2-3 tane daha almışsın ki bu da takdire şayan bir hareket. Lakin bandı bozulmuş koşu bandı kelimeleri beni beni yerimden sıçratmaya yetti, en tahammül edemediğim şeylerden biri de bandı bozulmuş koşu bandıdır. O sarkık bandı düşününce bile tüylerim diken diken oluyor. Benim sana tavsiyem şudur ki; eğer sokağa çıkar şöyle bir tur atarsan sorununa çareyi şakkadanak göreceksin. Diyelim ki göremedin, gözünden kaçtı. Evet bunu da yalnız ve yalnız burda söylüyorum ve bir daha da bu sırrı vermeyeceğim kimseye (sen de herkese söyleme). Bilirsin sokaklarda kimi yaşlı teyze ve amcalar kimi eşya satarlar. Dönüp de bakmaya değmeyecek türden böyle ne rengi desem sana bırbırıklı dışkı rengi kimi iç çamaşırı ve aksesuarlar. İşte, her gün önlerinden kayıtsızca geçtiğin eşyalar senin derdine derman olacak. Hani yaşlı kimseler bağlarlar ya oralarına buralarına bandaj türünden kumaşlar, genellikle korse ismi altında satılan bu rürünlerin en büyük bedeninden alrısan (ki yaşlılar nedense iki türlü gelişim gösterirler; kimileri giderek şişmanlar, kimileri de giderek kuruyup çöp adama dönerler ki senin de büsbüyük beden bel korsesi bbulma ihtimalin çok yüksek) sorunun çözülecektir. İşte bu korseyi bant yerine geçirip keyifle bisikletini sürebilirsin. Yalnız; ısınma sureti ile ortaya çıkacak sorunlar; bir yerlerden yanık kokusu gelmesi,gittikçe rengi kızaran korse, korse tutuşması gibi durumlarda korseye gresyağı sürülerek sorun halledilebilir. Faydalı olabildiysem ne mutlu bana!
erkek korse
YanıtlaSilyazdım burası çıktı